Skip to main content

Posts

20. Gezici Film Festival Ankara, Eskişehir ve Sinop

28 Kasım - 4 Aralık Ankara 3 - 7 Aralık Eskişehir 5 - 8 Aralık Sinop Ankara Sinema Derneği’nin T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla düzenlediği Gezici Festival, 20’nciyılını kutlamaya hazırlanıyor. 28 Kasım - 8 Aralık 2014 tarihleri arasında sinemaseverlerle buluşacak festival, her yıl olduğu gibi Ankara’dan yola çıkacak. 28 Kasım - 4 Aralık’ta başkentteki gösterimleri devam ederken, Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi’nin katkılarıyla, 3-7 Aralık tarihleri arasında Eskişehir’e konuk olacak. Gezici Festival yolculuğunu, son üç yıl kendisine coşkulu bir şekilde ev sahipliği yapan Sinop Kültür ve Turizm Derneği’nin katkılarıyla, 5 - 8 Aralık’ta Sinop’ta tamamlayacak. Program : http://ankarasinemadernegi.org/wp-content/uploads/gazete_WEB.pdf  

Kadın ve Yabancı (1985) - Rainer Simon

Kadın ve Yabancı Alman Kültür (Goethe Institut) katkılarıyla yönetmei ile beraber izleme fırsatı buluduğumuz bu film boyunca defalarca bir çok şeyi sorgularken buldum kendimi. Yönetmenin dediğine göre tek bir savaş, ateşli silah sahnesi kullanmaksızın bir savaş filmi yapılması amaçlanmış. Savaşın cephenin gerisinde kalanlara etkisi daha çok vurgulanıyor. Özlem duygusu dernilemesine işleniyor. Filme Mosfilm stüdyolarının katkısı büyük. Teknik anlamda da çok kaliteli bir film. Filmin Özeti 1. Dünya Savaşı'nda Rusya'ya esir düşen iki Alman askeri Richard ve Karl, kampta geçirdikleri günlerde yakın arkadaş olurlar, sevdikleri kadınla ilgili en özel sırlarını bile birbirlerine açarlar. Kamptan kurtulmayı başaran Karl ise ilk iş arkadaşının eşi Anna'nın yanına gidecektir. Yönetmen : Rainer Simon Oynayanlar: Kathrin Waligura, Joachim Lätsch, Peter Zimmermann DDR, 1984 , 94’ Almanca, Türkçe altyazılı 1985 Berlin Uluslararası Film Festivali Altın Ayı Ödülü 

Apophysis new render

1600x1288 Epeydir Apophysis ile bir şeyler çıkarmıyordum.

Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali Ankara 2014

Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali Son günü son kısmına katıldığım film festivalinin son iki filmini de tavsiye ediyorum. 1. DamNation DamNation film Amerika boyunca devam eden zorlu bir serüveni anlatan bu güçlü film, barajlar konusundaki toplumsal tavrımızın, barajların mühendislik harikası olmasıyla gururlanmaktan, kendi geleceğimizin, nehirlerimizin yaşamı ve sağlığıyla sınırlandığını farkedişimize dönüşünü keşfediyor.  BarajDevri’nin görkemli sinematografisi ve beklenmeyen keşifleri, yalnızca nehirler ve barajlar tarafından tahrif edilmiş doğanın değil; bununla birlikte değerlerimizin de, doğanın zaptından, kendimizi onun bir parçası olarak görmemize doğru bir geçirdiği başkalaşım arasında devam ediyor. 2. Gringo Trails Turizm dünyayı yok mu ediyor, yoksa kurtarıyor mu? Bolivya ormanlarından Tayland’ın parti sahillerine, Timbuktu çöllerinden, Mali’ye, Bütan’ın nefes kesici güzelliklerine, Turistin Ayak İzi, turizmin kültürler, ekonomiler ve çevre üze...

Ulus Baker'den bir dersin bir bölümünü seçtim

Ulus Baker

Bu Hafta Keşfettiklerim #müzik

Grouper , Ilyas Ahmed ve ikisinin beraber yaptıkları "Grouper & Ilyas Ahmed" adıyla çıkan çalışmalar. Ilyas Ahmed Pakistan doğumlu Amerikada yaşayan bir müzisyen. Kendine özgün bir tarzı var. Saykodelik folk olarak etkenleniyor genelde. Ancak bu tarzın dışına çıktığı çok oluyor. Genelde karanlık ve alışılmamış ezgiler mevcut çalışmalarında. Grouper ise tamamen karanlık atmosferik müzikler yapmaya odaklanmıs Liz Harris isimli hanım kızımızın tek kişilik elektoronik müzik grubu. Ebrahel Lurci  Hakkında hiç bir şey bilmediğim Türk bir müzisyen. Entrumental çalışmaları mevcut. Şurdan dinleyin sevin http://www.youtube.com/watch?v=6DFj_gSwv_Y   Adham Shaikh & Tim Floyd #deepambient #chillout #ambient  bu çalışmasını seçtim  http://www.youtube.com/watch?v=h448XOIP5ac

"Put your bodies upon the gears"

Mario Savio Speech, Sproul Hall, University of California, Berkeley (1964-12-02) ... We have an autocracy which — which runs this university. It's managed. We were told the following: If President Kerr actually tried to get something more liberal out of the Regents in his telephone conversation, why didn't he make some public statement to that effect? And the answer we received — from a well-meaning liberal — was the following: He said, "Would you ever imagine the manager of a firm making a statement publicly in opposition to his Board of Directors?" That's the answer. Well I ask you to consider — if this is a firm, and if the Board of Regents are the Board of Directors, and if President Kerr in fact is the manager, then I tell you something — the faculty are a bunch of employees and we're the raw material! But we're a bunch of raw materials that don't mean to be — have any process upon us. Don't mean to be made into any product! Don't ...